Bu atasözü gayrimenkulun hayatımızda ne kadar önemli bir yere sahip olduğunun göstergesi. Kültürümüzde evi olmayana kız verilmez. Tek odalı bir evde olsa ev sahibi isen kızı alır evlenirsin yoksa daha çok beklersin. Ev bizim için güven ifade eder, huzur ifade eder. Her ne kadar büyükşehirde çalışan kadın sayısının artmaya başlamasıyla beraber bu durum biraz değişmiş gibi görünsede aslında aynen devam ediyor. Belki tarihimizden dolayısıyla kültürümüzden, mevcut sistemden yada hepsi…..
Hal böyle olunca ne yapıp edip para biriktiriliyor yada kredi kullanılarak ev sahibi olunuyor. Babamızdan atalarımızdan bize kalan miras gibidir gayrimenkul yatırımı. Şehirde yaşayabilirsiniz belki anadolunun en ücra köşesinde ama arsa, arazi, ev alıp satmışızdır. Köylerde bir karış toprak için kan davaları olur, kavgalar yapılır. Bizdeki doğal yetenek bu işi seviyoruz, yatırımlarımızıda gayrimenkulde değerlendiriyoruz.
Bir insan ortalama ömrü boyunca üç ev alıp satar. İlkini evlendiğinde alır malum kızı vermiyorlar eviniz yok ise, çocuklar doğmaya başladığında ilk evini satıp daha büyük bir eve geçer. Tabii yaşlanınca ve çocuklar yuvadan uçunca koca ev büyük gelir dolayısıyla satılır daha küçük makul bir eve geçilir. Arada alınıp satılan yazlık evleri ise hiç saymıyorum. Yapılan bu alım-satım larda ise genelde kar etmişizdir. Gayrimenkul yatırımının zarar olmadığını biliriz.
Biz bu işi keyifle yapıyoruz ancak dikkat etmemiz gereken birçok nokta olduğunuda atlayabiliyoruz. Gayrimenkul alırken dikkat etmeden yaptığımız hatalar sonradan başımızı çok ağrıtıyor. Arzın yüksek olduğu bir dönemde tercihlerimizi yaparken lütfen kontrollerimizi yapalım, araştıralım, inceleyelim sözleşmeleri iyi okuyalım. En önemlisi konut kredisi kullanırken iyi düşünelim ve ayağımızı bütçemize göre uzatalım. Yaşamak için sadece ev sahibi olmak yetmez, kendinizi ve ailemizi mutlu etmeyi unutmayın.
2010 yılına çok kısa bir zaman kaldı. Henüz ev-lenmediyseniz yada evinizi değiştirmeyi düşünüyorsanız yeni yılın hepimize gönlümüzdeki evi getirmesi dileklerimle…